Veri Gazeteciliği Atölyelerine Katılım Araştırması|“Katılımcıların % 63’ü daha önce veri analizi eğitimi almamış”

2013-2015 tarihleri arasında Veri Gazeteciliği atölyelerine katılan 110 kişiyle araştırma gerçekleştirildi. Araştırmaya katılan 110 katılımcıdan 70’i yani % 63’ü veri gazeteciliği atölyeleri öncesinde veri analizine yönelik herhangi bir eğitime katılmadığını ve eğitim almadığını dile getirdi. % 36.4’ü  yani 40 katılımcı ise veri analizine dair eğitimlere katıldığını belirtti.

Hazırlayanlar:

 

 

 

 

Elde edilen rakamlar yaş aralığı ve cinsiyet dağılımına göre analiz edildiğinde daha önce veri eğitimi almış 40 katılımcı içinde erkekler, kadınlara 21’e 17 iken 18-25 yaş aralığındaki katılımcıların % 65’i daha önce veri analizine dair hiçbir eğitme katılmamış.

18-25 yaş aralığında yer alan genç katılımcılar atölyelerle veri ve veri analizi ile tanışmış olsa da veri eğitimi ve veri okuryazarlığı alanında eğitim ve müfredat yönünden büyük bir eksiklik olduğu da göze çarpıyor

“Veri /gazeteciliği eğitimleri yeni terminolojilerin öğrenilmesine de  katkı sağlıyor”

Araştırmanın ikinci sorusu olarak katılımcılara veri gazeteciliği, açık veri, açık devlet, veri portalı, veri görselleştirme gibi terimleri eğitim öncesinde mi yoksa eğitim sayesinde mi öğrendiklerine dair sorular soruldu.

Katılımcıların % 50’sinden fazlası (yani 110 katılımcı içinde 57 kişi) veri gazeteciliği ve açık veri terimleri hakkında veri eğitimleri öncesinde bilgi sahibi olduğunu belirtirken, 36 katılımcı veri gazeteciliği, 41 katılımcı da açık veri terimini veri gazeteciliği atölyeleri sayesinde öğrendiğini dile getirdi.

İlk iki veri gazeteciliği teriminin aksine açık devlet, veri portalı ve veri görselleştirme terimlerini atölye sayesinde öğrenenlerin sayısı diğerlerine göre fazla.  Veri portalı, açık devlet ve veri görselleştirme terimlerini 110 katılımcının (sırasıyla) 70’i, 53’ü ve 51’i veri eğitimleri sayesinde öğrendiğini belirtti.

Özellikle 18 -25 yaş grubunda eğitimler sayesinde veri portalı, açık devlet terimlerini eğitimler sayesinde öğrenenlerin oranı, atölyeleri öncesinde bilgi sahibi olanların iki katından daha fazla. Bu rakamlara göre veri gazeteciliği eğitimlerinin terminolojik olarak bilgi eksikliğini giderdiğini gösteriyor

“Katılımcıların % 90’ı veri gazeteciliği atölyelerini beğendiğini belirtti”

Araştırmaya katılan 110 katılımcının % 90’ı -yani 99 katılımcı- genel olarak veri, eğitimlerini beğendiğini dile getirirken 7 katılımcı kararsız kalmış, 4’ü ise beğenmediğini belirtti.

Katılımcıların çoğunluğu tarafından beğenilen veri eğitimlerinin yanında atölye eğitimlerinin içeriği, eğitmenleri ve konukları hakkında da katılımcılar nezdinde pozitif bir tutum mevcut.

Araştırma sonuçlarına göre katılımcıların %87.1’i atölye içeriklerini beğenirken, % 10.9’u kararsız kalmış. 2 kişi ise atölye içeriklerini beğenmediğini dile getirmiş.

Aynı tabloyu konuklar, eğitmenler ve iletişim hizmeti içinde görmek mümkün. Katılımcıların 102’si veri eğitimlerine konuk olan eğitmenleri beğendiğini dile getirirken 94’ü ise veri gazeteciliği pratiklerini öğreten eğitmenlerden de  memnun olduğunu belirtmiş.

“Katılımcıların % 52.8’i atölye sürelerinden memnun değil” 

Katılımcıların çoğu atölye içeriği, konuklar, eğitmenler ve iletişim gibi konularda atölye faaliyetlerinden memnun olduğunu dile getirse de yapılan veri gazeteciliği eğitimlerini beğenmeyen ve kararsız kalan katılımcıların oranı da yok sayılacak kadar az değil.

Katılımcıların % 27.2’si  düzenlenen veri gazeteciliği eğitimlerinin süresinden memnun değil. Yani 110 katılımcının 30’u atölye sürelerinin beğenmediği belirtmiş. Bu konuda kararsız kalanların oranı ise %25.4 yani 28 kişi.

Sonuç olarak 110  katılımcını % 52.8’is yani 58 katılımcı mevcut atölye sürelerinden memnun değil.

Diğer yandan katılımcıların %54.1’i atölye eğitimleri sırasında sağlanan altyapı ve İnternet hizmetlerinden memnun olmadığını belirtirken 50 kişi katılımcı ise altyapı hizmetlerinden memnun olduğunu dile getirmiş. Her ne kadar oranlar birbiriyle yakın olsa da altyapı hizmetlerinde katılımcıların yarısından fazlasının olumsuz bir algıya sahip olduğu görülüyor.

Atölye boyunca sağlanan konaklama catering hizmeti, ulaşım hizmetlerinde ise katılımcıların genelinde olumlu bir algı mevcut. Katılımcıların %65.4’ü konaklama, %66.3’ü catering, %74.1’i ise ulaşım hizmetlerinden memnun olduğunu dile getirmiş.

“Katılımcıların % 54’ü atölyeleri sosyal medya mecralardan öğrenmiş”

Katılımcılara veri gazeteciliği atölyelerine dair duyurulara ve haberlere nereden ulaştığı sorulduğunda ağırlıklı olarak sosyal medya (%54.5), öğretim görevlisi (%26.3), e-posta (%30) web siteler (%35.4), arkadaşı (%17.7) aracılığıyla bilgi sahibi olunduğu belirtiliyor.

Özellikle sosyal medya ve e-posta gibi dijital iletişim kanallarının hedef kitle ile iletişimde önemli bir rol oynadığı ve bir çok katılımcıya bu şekilde ulaşıldığı görülüyor. Ayrıca üniversitedeki öğretim görevlileri ve arkadaşlar aracılığıyla kulaktan kulağa iletişiminde katılımcıların bilgi sahibi olmalarında etkili olduğunu görüyoruz.

“Katılımcıların %53’ü: veri görselleştirme yapabiliyorum”

Atölyeye katılanların % 53’ü veri gazeteciliği atölyeleri sayesinde veri görselleştirme pratikleri yapabildiğini belirtirken, % 51’i yani 57 katılımcı aynı zamanda çeşitli veri kaynaklarına ulaşmayı öğrendiğini söylüyor. Atölye sonucunda analiz yeteneğimi geliştirdim diyenlerin oranı %41’ken, veri ile çalışmayı öğrendiğini belirten katılımcıların oranı ise %40 olarak gerçekleşti.

“Katılımcıların %78’i uzun süreli atölyeler yapılması gerektiğini düşünüyor”

Araştırmanın son iki sorusunda ise katılımcılara eğitim aldıkları atölyenin ve bu eğitim hizmet ettiği veri gazeteciliği – veri okuryazarlığının Türkiye’de nasıl geliştirebileceğini sorduk.

Katılımcılar şu önerilerde bulundu:

Katılımcıların %78’i -yani 86 katılımcı- veri odaklı eğitimlerin uzun süreli yapılması gerektiğini dile getirdi. Bu alanda gazetecilik meslek örgütleri ile ortak çalışma yürütülmesi ve iş birliği yapılması gerektiğini belirtti. Diğer iki öneri ise veri gazeteciliği alanında yabancı eğitmenler ve gazetecilerin davet edilmesi ve bu alanda çevrim içi eğitim programları düzenlemekti.

“Veri okuryazarlığını artırmak için veri gazeteciliği derslerine ihtiyaç var”

Türkiye’de veri okuryazarlığının artırılması için katılımcıların büyük çoğunluğu, % 74.5’i, üniversite müfredatlarında veri eğitimi – veri gazeteciliği dersleri eklenebileceğini belirtirken %60.9’u ise veri okuryazarlığının resmi kurumların açık veri paylaşımını artırması ile gelişebileceğini düşünüyor. Aynı zamanda gazeteciler, STK’lar ve yazılımcıların iş birliği yapması, devlet kuruluşlarının fon desteği vermesi de katılımcı önerilerinden bazıları.

Son olarak katılımcılara veri gazeteciliği eğitimlerine tekrar katılmak isteyip istemediklerini sorduk. 110 katılımcıdan 103’ü katılmak istediklerini belirtti

Araştırmanın Metodolojisi

Araştırma evreni olarak son 10 atölye katılımcıları alındı. Atölye katılımcı sayısı 10 ile 20 katılımcı arasında değiştiği için her atölyeye ortalama 15 katılımcının yer aldığı varsayıldı. Bu nedenle araştırmanın evreni 150 kişi olarak belirlendi.

Örneklem analizi ise Survey Monkey örneklem büyüklüğü hesaplama aracı ile yapıldı. Evrenin 150 kişiden oluştuğu araştırma evreninde %95 güvenlik düzeyi ve %5’lik hata payı hesaba katıldığında örneklem büyüklüğü 109 katılımcı olarak belirlendi

*Grafiklerde tableau public, google charts ve ınfogram veri görselleştirme araçları kullanılmıştır

Araştırma veri setleri: https://drive.google.com/open?id=0Bxz1Zy_R9wbONEMxWWJucHAwVlE
Araştırma anket formu: https://drive.google.com/open?id=0Bxz1Zy_R9wbOek14Y09QQUk2NjA