Editörün Seçimi: 2021’in Türkiye’den En İyi Araştırmacı Gazetecilik ve Veri Gazeteciliği Hikayeleri!
Son 20 yılda Türkiye’de gazeteciler sansür, tehdit, şiddet, gözaltı, yargılama, insan hakları ihlalleri, haber manipülasyonu ve daha fazlasıyla karşı karşıya kaldı. Türkiye basını, olağanüstü hal, pandemi ve daha birçok etken nedeniyle en temel gazetecilik uygulamalarının aksadığı bir dönemi yaşıyor.
En temel düzeydeki verilere bile ulaşmanın zor olduğu, yeni şirket sahipleri altında medya sermaye yapısının sürekli el değiştirdiği ve basının bir propaganda aracına dönüştürüldüğü ortamda bağımsız gazetecilik neredeyse imkansız bir sınavla karşı karşıya. Buna rağmen, GIJN Turkish, geçtiğimiz yıl bağımsız gazeteciler tarafından üretilen çok sayıda övgüye değer haberi derledi.
Aşağıda 2021’de araştırmacı gazeteciliğin ve veri gazeteciliğinin dikkate değer sekiz örneğine yer veriyoruz. Sadece etkileyici konular olmaları değil aynı zamanda kamu yararı, araştırma araçlarının kullanımı, veri kaynaklarının zenginliği, çeşitliliği, veri gazeteciliği teknikleri de bu seçkiyi belirlemiştir.
Plastiğin Yolculuğu, çevrim içi bağımsız medya kuruluşu Medyascope ve araştırmacı gazeteci Doğu Eroğlu tarafından hazırlanan görsel ve yazılı içerikten oluşuyor. Araştırmada plastiklerin iklim maliyeti ve kalıcı etkilerini inceliyor ve beraberinde 78 dakikalık bir video belgeselden oluşuyor.
Tek kullanımlık plastiklerin pandemi sırasında çok daha fazla çevre kirliliği yarattığına dikkat çekiyor. Araştırma, Türkiye’de geri dönüştürülebilir atıkların yalnızca %10’unun geri dönüştürüldüğünü, tek kullanımlık plastiğin endüstriyel üretiminde kullanılan enerjinin önemli sera gazı emisyonları oluşturduğunu ortaya koyuyor.
Hırsızlar Türkiye’de Taşları Spreyle Boyayarak 40 Milyon Dolarlık Bakırı Nasıl Çaldı?
Bloomberg, bir Türk şirketinin bakır levha biçiminde spreyle boyanmış parke taşlarının Çin’e gönderilme hikayesine yani 36 milyon dolarlık karmaşık bir dolandırıcılığa nasıl karıştığına yer veriyor. Cenevre merkezli Mercuria’nın bir Türk tedarikçiden milyonlarca dolar değerinde bakır satın almayı kabul ettiği ortaya çıkıyor.
Ancak sekiz kargo sevkiyatından ilki Çin limanına ulaştığında, müfettişler değersiz bakır renkli taşlar olduğunu anlıyor ve metal yerine gizlice beton ikame edildiği anlaşılıyor. Dolandırıcılık ilk olarak Çinli şirketin Türk yetkililerle dolandırıldıklarını paylaşmasıyla ortaya çıkyor.
Klasik araştırmacılık formatı dışında yöntemle Bloomberg, bu çok karmaşık soygun hikayesini Dorothy Gambrell‘in karikatür çizimlerini kullanarak aktarıyor.
Pandora Belgeleri: Saray’ın İnşaatçısı Vergi Ödemesinden Kaçtı
DW Türkçe, dünya liderlerinin sahip olduğu binlerce gizli, offshore hesabı ifşa eden 11,9 milyon belgenin sızdırıldığı Pandora Belgeleri araştırmasında yer alan tek Türkçe haber kuruluşu. Alman devletine ait DW’nin Türkçe dil servisinden Pelin Ünker ve Serdar Vardar‘dan oluşan araştırma ekibi, Pandora belgelerini inceledi ve Türk milyarder ve inşaat kralı Erman Ilıcak’ın her ikisi de borsada işlem gören iki offshore şirketle bağlantıları olduğunu ortaya çıkardı.
Her iki şirket de ailenin inşaat holdinginden varlıklara sahipti ve bunlardan biri olan Covar Trading Ltd., ilk faaliyet yılında kar payından 105,5 milyon dolar gelir elde etmiş. Para daha sonra bir İsviçre hesabında saklanmış, ardından gizemli bir şekilde bir “bağış” olarak ortadan kaybolmuş. Ancak mali tablolar parayı kimin veya neyin aldığına dair bir detay içermiyor.
Ilıcak, yorum taleplerine yanıt vermedi sızıntılar yayınlandığında.Özellikle Ilıcak’ın kurucusu olduğu Rönesans Holding’in Erdoğan’ın 1.150 odalı cumhurbaşkanlığı sarayının inşasını yapan holding olmasıydı.
Organize Suçlarla Mücadele: 25 Yılda Neler Oldu?
BBC Türkçe‘den araştırmacı gazeteci Ece Göksedef, Türkiye’de organize suçla mücadele için son 25 yılda yürütülen çalıpşmaları inceledi. Gazeteci ölümlerine de dikkat çeken araştırma Türkiye’nin yakın tarihinde kanunların, iktidarın ve paranın nasıl istismar aracına dönüştürüldüğünü gözler önüne seriyor.
Yani organize suçların zayıflamak yerine evrim geçirdiği ve aslında daha da güçlendiğine yer veriliyor. Göksedef’in araştırması, bu suç örgütlerinin gücünün ve etkisinin neden henüz etkin bir şekilde ele alınmadığını odaklanıyor.
Cezaevinde Büyüyen Çocuk Olmak
Bağımsız haber sitesi Medyascope‘tan araştırmacı gazeteci Sahra Atila, Türkiye’de cezaevinde büyüyen çocukların yaşam koşullarını araştırdı. Evde kelepçe yöntemiyle annelerin evde takip adilmesi olanağı varken, son dört yılda hapishane sisteminde 2.466 çocuğun nasıl büyüdüğünü araştırdı.
Araştırması, çocuklara uygun eğitim verilmediğini ve çok az aktivite ve oyun alanı olduğunu ortaya koyuyor. Atila, cezaevinde kalan çocuklara ayrı yatak verilmediğini ve anneleriyle birlikte ranzalarda yatmalarının beklendiğini de tespit etti.
Ayrıca, 21 aylık bir çocuğun iki kez ranzadan düştüğünü, dört aylık bir bebeğin ise cezaevi katında sürünürken çamaşır suyuyla zehirlendiğine yer veriyor. Atila’nın araştırma serisi devam ediyor ve Türkiye’deki standart altı cezaevi koşulları hakkında kamuoyunda tartışma yaratıyor.
Yerel Medyanın 59 Günü: Erkek Şiddeti Nasıl Sunuluyor?
Gazeteci Şeriban Alkış, 2021 yılının Ocak ve Şubat aylarında 44 kadının erkek şiddeti sonucu öldürüldüğü illerin çevrim içi yerel gazetelerinden veri görselleştirme, haritalar ve veri kazıma yöntemlerini kullanarak veri topladı. 25 ilin 50 yerel gazetesinden toplamda 65 haber taranıyor.
Bunları haberin ele alınış biçimi, kurgusu ve görsel kullanımlarına göre inceleyerek beş başlıkta kategorileştiriyor. Bunlar haberi ana unsurundan koparma, fail aklama, kadını kurbanlaştırma/mağdurlaştırma, yanlış görsel kullanımı ve sansasyonel ifade.
Araştırma sonucunda, %51 ile en fazla haberin ana unsurundan koparıldığı, % 48 ile fail aklandığı, % 45 ile yanlış görsel kullanımı, haberde kullanılan fotoğraf ve videoların amacından farklı bir biçimde kullanıldığı ortaya çıkarılıyor. Araştırma kadın cinayetlerinin, ana odak noktası olması gereken erkek şiddetini genellikle nasıl görmezden geldiğine veya en aza indirdiğine dair açıklayıcı bir bakış sunuyor.
İklim Haber Sitesi kömürün temiz, ucuz ve yerli kaynaklardan geldiğine dair yanlış endüstri iddialarını çürüten Kömür Masalları adlı bir araştırma yürüttü.
İzleyicilerine tipik bir kömür santralinin sadece %34 verimle çalıştığını ve iklim değişikliğine neden olan kömürün karbon salınımını kontrol altına almayı vaat eden tek bir santral olmadığını hatırlattı.
İklim genel yayın yönetmeni Barış Doğru, “Kömürle çalışan santrallerin ekonomik rasyonelliği aslında tamamen ortadan kalktı. Ancak kömür savunucuları bunu geciktirmek için boş hikayelere başvuruyor” dedi. “Kömür Masalları ile bu masalların hiçbirinin gerçeği yansıtmadığını göstermeye çalışıyoruz. Kömürün ürettiği her kilovat elektrik, gezegenin ve insanlığın geleceğine bir darbedir. Kömürden çıkışı hızlandırmak için elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız.”
Gezegen24‘ten video muhabir ve aktivist Hakan Tosun, hükümetle lisans konusunda anlaşmazlık yaşayan altın madenciliği şirketi Alamos Gold‘un neden olduğu çevresel tahribatı araştırdı. Alamos Gold’un madencilik projesi kapsamında gerçekleştirdiği ağaç hasadı yaygın bir tepkiye yol açtı. On binlerce insanın protesto için bölgeye gitmesine neden oldu. Tosun’un madencilik faaliyetleri araştırması bir yıldan uzun bir süredir devam eden mitinglere dikkat çekiyor.
En yüksek çevre yönetimi standartlarını karşıladığını söyleyen Alamos Gold, hükümetin şirketin maden ruhsatlarının rutin olarak yenilenmesini sağlamadığını iddia etti ve “haksız ve adaletsiz muamele” nedeniyle 1 milyar dolarlık dava açacağını duyurmuştu.
Ek kaynaklar
2021’den itibaren GIJN’nin En Çok Okunan Hikayelerinin Küratörlü Listesi
Sürgündeki Gazeteciler Çin, Burundi, Venezuela, Rusya ve Türkiye’de Nasıl Araştırmaya Devam Ediyor?
Türkiye Çevrimiçi Gazetecileri Nasıl Susturuyor, Tek Seferde Bir Kaldırma Talebi
Twitter’da GIJN Türkçe’yi takip edin
Pınar Dağ, GIJN’nin Türkçe Editörüdür. Aynı zamanda Kadir Has Üniversitesi‘nin yeni medya bölümünde öğretim görevlisi ve Veri Okuryazarlığı Derneği (DLA), Veri Gazeteciliği Platformu Türkiye ve DağMedya‘nın kurucu ortağıdır. 2012 yılından bu yana gazetecilere bu konularda çalıştaylar düzenleyen Pınar, son iki yıldır Sigma Veri Gazeteciliği Ödülleri‘nin ön jürisinde yer alıyor.